30 Kasım 2007

Frikete Şal

Sizlere bahsetmiştim. Hani 4 günde iki adet şal yaptım, sonunda acillik oldum . Gerçi acillik olmamın sebebi bu şallar değil ama tetikledi sanırım.

Frikete işi yapmak çok zevkli bana göre. Bunların nasıl yapıldığını açıklamalı olarak değilde sadece bitmiş halini şimdilik veriyorum. Sonra, frikete işinin nasıl yapıldığını açıklamalı olarak belki video gösterisi olarak anlatırım. Tığ işini biraz bilen insan rahatlıkla yapabiliyor. Gerçekten kolay. Şimdi, ben bunları daha farklı renklerde de yapıyorum. Onlarıda daha ileride sizlere yayınlarım. Yaptığım kırmızı şal, oğlumun Duygu Öğretmenine, diğer beyazı ise Müdür Öğretmeni Nazile Hanıma. İkiside gerçekten çok beğendiler. Ben bu şallardan yapıp satsam mı acaba? Ne dersiniz?


26 Kasım 2007

Acillik Oldum

Canlar; sonunda acillik oldum vallaha. Sen koltukları kaplarsan, sonra öğretmenler günü için oğlumun öğretmenlerine şallar yetiştireceğim diyerekten kendimi helak ettim sanırım. Ama yaptığım şalları koyacağım yakında süper oldu. Bende çok beğendim. Övünmek gibi olmasın. Oğlumun öğretmenleride çok beğendi yaptıklarımı. Ama ben benden çıktı ve sonunda olan oldu cumartesi günü eşim acile kaldırdı beni. Tuturmuşum bir güzel. Elbette geçirmiş olduğum sıkıntılarında etkisi oldu. Olmadı desem yalan olur.

Ağrı kolumdaydı, sırtıma geçti. Sonunda nefesime vurdu. Nefes bile alamadım. Gittik. Yaptılar popodan iğne. Kan tahlili, akciğer röntgeni derken sonunda rahat nefes almaya başladım. Bir oh dedim. Oğlumla eşim beklediler gece beni. Eve saat 23:45 gibi geldik. Oğlumun uyku gözlerinden akıyordu. Ama şimdi iyiyim.

Bu arada bloklarda 1 senemi doldurdum. Darısı nice 1 senelere.

Öğretmenler Günü için post yazmaya niyetim vardı ama olamadı. Yinede tüm öğretmenlerin kutlu olsun.

Hepiniz sevgiyle kalın. Azıcık daha iyileşeyim, kapladığım diğer iki koltuğu, yaptığım şalları vede süper bir pasta tarifini yazacağım sizlere.

19 Kasım 2007

DELİDİR NE YAPSA YERİDİR 1

Evet, uzun zamandır yazmıyordum. Daha doğrusu, inanın içimden herhangi bir şey yazmak vede yapmak gelmiyordu. Ama bir şey yapmamakla olanlar değişmiyor. Ben duramadım ,ne zamandır gözüme batan şeyleri değiştirmeye başladım. Hatırlarsınız daha önceden oturma odamdaki üçlü koltuğu kaplamıştım. Şimdide oğlumun koltuğunu kaplamaya sıra geldi. Bunu kaplamak gerçekten zor. Çünkü açılabilen herhangi bir yeri yok. Sadece alt kısmındaki kumaş sökülebiliyor.

Başta dedimya delidir ne yapsa yeridir. Öncelikle, daha önceden kumaş satın aldığım yere gittim. Ne gibi kumaşlar var diyerek. Aslında önceki kapladığım koltuğumun kumaşını pazarımızdan almıştım. Meğerse bunların bir mağazası varmış. Adresini aldım ve eşimle beraber gittik. Baktık en uygunu bu geldi bize. Kalan iki tekli koltuğumun ihtiyacı olan kumaşlarınıda aldık ve çıktık. Sonrasında ya herru ya merru hesabı başladım kaplamaya. Koltuğu küçük görüpte az kumaş gider diye düşünmeyip iyi ki 2m kumaş almışım. Hemen hemen hepsini kullandım kumaşların. Çok az bir parça arttı. Oğlum esasında Fenerbahçeli olsun istedi ama ben o kadar profesyonel değilim. Anca elimden bu kadarı geldi işte. Ama koltuk gerçekten yenilendi. oturduğum dairenin arkasında bir kaplamacıya sorduğumda bu koltuğu bana 50 YTL'ye kaplıyabileceğini söylemişti. O da kumaş hariç. Ben ise kumaşa sadece 12 YTL verdim. Bakalım nasıl bulacaksınız?


Bu kaplanmadan önceki hali.


Kaplarken oğlum yardım etmek için elinden geleni yaptı gerçekten.

Teşekkürü asla unutmaz, yaşam sevincim.


Nasıl olmuş? Becerebilmişim herhalde. Sağlıcakla kalın....